Organ bağışının günah olup olmadığı İnsanlar tarafından en merak edilen konulardan biridir. Organ bağışı dünya üzerinde bir çok hastanın hayatını kurtarmıştır. Organın parayla değil bağış yoluyla iletildiği bu yardım etme şeklinin günah olup olmadığı son zamanlarda çok araştırılmıştır. Din işleri ve diyanet bakanlığı bu soruyu geçtiğimiz yıllarda cevaplamıştır. Organ bağışının“bağış” olduğu sürece günah olduğu söylenemez.
Diyanet İşleri’nin Organ Bağışı Açıklaması
Devlet Diyanet İşleri’nin organ bağışları hakkındaki açıklamaları, 2019 yılında netlik kazanmış ve bakanlık tarafından bir açıklama gelmiştir. Açıklamaya göre; organ veya dokusu alınan kişinin ölmüş olması; organ veya dokusu alınacak kişinin sağlıklı iken buna izin vermiş olması veya hayatta iken yakınlarının rızasının alınmış olması, alınacak organ veya doku karşılığında hiçbir ücret talep edilmemesi yani alınmaması, tedavisi yapılacak hastanın da kendisine yapılacak bu nakle razı olmasının gerektmektedir. Bağış genel olarak ölümden sonra yapılsa da yaşayan sağlıklı biri tarafından da yapılabilir. Yaşayan sağlıklı bir tarafından yapılan bağışta kesinlikle bir ücret alınmaz veya verilmez. Bağış usulü ile yapıldığında günah sayılmamaktadır.
Muavvizeteyn ayetleri hakkında bilgileri de inceleyebilirsiniz.
Para ile Organ Satılması Günah Mıdır?
Para ile organ satmak günahtır. Bunun bir affının olmadığı belirtilir. İyilik amaçlı bağış gerçekleştirilir fakat satılmaz. Bağış her iki tarafında rızası ile ve gönüllü olarak gerçekleştirilir. Aksi bir durum İslam dinince kabul edilemez ve günahı çok büyüktür. Organ bağışı iyilik ve tedavi amaçlı yapılmalıdır.
Diyanet İşleri’nin Fetvasından Bir Bölüm
Diyanet İşleri yayınlamış olduğu fetvasında organ bağışı hakkında şunları demektedir:
“O halde, ölmüş kimselerden tedavi maksadıyla organ ve doku alma ve bunları hasta veya yaralı kimselere nakletme konusunda bir hükme ulaşabilmek için; zarurete binaen, cesedin kesilmesi, organ ve dokularından bir kısmının alınmasının caiz olup olmadığı, hastalığın tedavisinin zaruret sayılıp sayılmayacağı, organ ve doku nakli caiz ise, hangi şartlarla caiz olduğunun bilinmesi gerekmektedir. İslam alim ve hukukçuları, karnında canlı halde bulunan çocuğun kurtarılması için ölü annenin karnının yarılmasına, başka yoldan tedavileri mümkün olmayan kimselerin kırılmış kemiklerinin yerine, başka kemiklerin nakline, bilinmeyen hastalıkların öğrenilmesi ve hayatta bulunmaları sebebiyle hastaların tedavilerinin sağlanabilmesi için, yakınlarının rızası alınmak suretiyle, ölüler üzerinde otopsi yapılmasının caiz olacağına, fetva vermişler, canlı bir kimseyi kurtarmak için, ölünün bir parçasını itlaf etmeyi caiz görmüşlerdir. O halde, hayatı veya hayatî bir uzvu kurtarmak için başka çare olmadığında, kan, doku ve organ nakli yolu ile de bazı şartlara uyularak, tedavinin caiz olması gerekir.”
Müslüman Olmayan Birinden Organ Alınır Mı?
Müslüman olmayan kişilerden organ almak, genel olarak uygundur. Konuya dinî sorumluluk esasları açısından bakıldığında duygu, düşünce, akıl, inanç gibi mânevî, ruhî özellikler, organların biyolojik yapısına bağlı olmadığından, organ nakliyle kişilik transferi olmamaktadır. Diğer taraftan, dikkatten uzak tutulmaması gereken bir husus, İslâm dininin, cinsi, milliyeti, rengi, dini, konumu ne olursa olsun her insana, insan olarak baktığı ve eşit bir yaşama hakkı tanımış olduğudur. Haliyle organ veren kimsenin veya organ verilen şahsın dinsiz veya gayri müslim olması gibi şahsî durumlarından ötürü diğer tarafın dinen sorumlu olabileceğinin ileri sürülmesi doğru değildir. İslâm tedaviye önem vermiş, her insana tedavi olmada eşit haklar tanımış, bir insana hayat vermeyi bütün insanlığa hayat verme mesabesinde görmüştür. Buna göre, organ bağışı açısından müslüman ile gayri müslim, dindar ile dinsiz ayırımı yapılmaz. Kısaca hastalık ve tedavi uygun yapıldığı sürece din gözetmez.
